Katılmanın Hükümsüz Kalması

Ceza Muhakemesi Kanunu’nda bazı hallerin gerçekleşmesi halinde, katılmanın ortadan kalkacağı, bu hallerde katılmadan kaynaklı hakların artık kullanılamayacağı düzenlenmiştir.
Aşağı Kaydır

Ceza Muhakemesi Kanunu’nda bazı hallerin gerçekleşmesi halinde, katılmanın ortadan kalkacağı, bu hallerde katılmadan kaynaklı hakların artık kullanılamayacağı düzenlenmiştir. Ceza muhakemesi sistemimizde bazı hakların kullanılabilmesi için katılma zorunluluğunun gerekliliği ayrı bir çalışmaya konu edileceğinden, bu hususa yazının mahiyeti gereği girilmeyecektir.

Katılanın, katılma talebinden ya da şikâyetinden vazgeçmesi halinde katılma hükümsüz kalır ve katılmaya bağlı haklar kullanılamaz.2 

Yargıtay 2. CD, 2020/22381 E. - 2021/2493 K., T: 15.02.2021 Yargılama sırasında mağdur …’in 24.05.2011 tarihli celsede şikâyetçi olduğunu ve davaya katılmak istediğini belirtmesi üzerine davaya katılmasına karar verildiği, bilahare 01.07.2011 havale tarihli dilekçesi ile herhangi bir şarta bağlı olmaksızın şikâyetinden vazgeçtiği ve bu suretle 5271 sayılı CMK’nın 243/1. maddesi uyarınca katılmanın hükümsüz kaldığı, mağdurun 25.07.2011 havale tarihli dilekçe ile şikâyetten vazgeçmeden vazgeçmesinin hukuki sonuç doğurmasının mümkün bulunmadığı, katılma kararının hükümsüz kalması nedeniyle mağdurun hükmü temyiz etme hakkı bulunmadığı…

Yine katılanın ölmesi halinde de katılmanın sonuçları ortadan kalkar. Ancak katılanın mirasçıları, katılanın haklarını takip etmek üzere davaya katılabilirler.Başka bir ifadeyle, katılmanın sağladığı haklardan yararlanmaya devam edebilirler. Bu halde ölen katılanın mirasçılarının duruşmadan haberdar edilmeleri gerekir. 

 Yargıtay 2. CD , 2023/2933 E. -  2025/10951 K.,  T: 03/06/2025 UYAP'tan alınan nüfus kayıt örneğine göre katılan S…'ın 29.12.2017 tarihinde öldüğü anlaşıldığından; 5271 sayılı Kanun'un 243. maddesi uyarınca katılanın ölmesi nedeniyle katılma hükümsüz kalmış olup, mirasçıların katılanın yasal haklarını takip etmek üzere davaya katılma hakları bulunduğundan, katılanın yasal mirasçıları belirlenerek, katılanın haklarını takip etmek üzere davaya katılma haklarının bulunduğu hususunu içeren açıklamalı davetiye ile gerekçeli kararın yasal mirasçılara tebliğ edilmesi, tebligat belgeleri ile birlikte temyiz dilekçesi vermeleri halinde dilekçelerin dava dosyasına eklenmesi, 

Mağdurun, sözgelimi duruşma öncesi dilekçe ile,  katılma talebinde bulunmasından sonra katılma kararı verilmeden ölmesi halinde de, mirasçıların kamu davasına katılma hakları bulunmaktadır. Dolayısıyla bu halde de mirasçılar kamu davasından haberdar edilmelidir.  

Yargıtay 15. CD, 2017/30858 E. - 2021/990K.,  T: 09.02.2021  Müşteki …’in 24.01.2013 tarihli celsede katılma talebinde bulunduğu, bu talep hakkında bir karar verilmeden müştekinin 06.02.2013 tarihinde öldüğü anlaşıldığından, 5271 sayılı CMK’nın 243. maddesi uyarınca müştekinin ölmesi nedeniyle mirasçılarının müştekinin yasal haklarını takip etmek üzere davaya katılma hakları bulunduğundan, müşteki …’in yasal mirasçıları belirlenerek, müştekinin haklarını takip etmek üzere davaya katılma haklarının bulunduğu hususunu içeren açıklamalı davetiye ile gerekçeli kararın yasal mirasçılara usulüne uygun şekilde tebliğ edilerek, tebligat ilmühaberi ile birlikte verilmesi halinde temyiz dilekçesi de eklendikten ve ek tebliğname düzenlendikten sonra incelenmek üzere Dairemize gönderilmesi…

Bu noktada belirtmek gerekir ki mirasçıların davayı takip edebilmeleri, ancak ölen şahsın katılan sıfatını kazanmış olması halinde mümkündür; suç mağdurunun soruşturma evresinde ölmesi halinde, hakaret suçuna ilişkin özel hüküm4 istisna olmak üzere, mirasçıların davayı takip etmeleri mümkün değildir.

Yargıtay 14. CD,  2014/4157 E. - 2016/4826 K.,  T: 11.05.2016 Yargılama konusu olup temyiz edilen suçun hakaret suçu olmayıp kasten yaralama suçu olması ve mağdurun kamu davasına katılmadan önce soruşturma evresinde ölmesi karşısında, kasten yaralama suçundan dolayı mağdur yerine babasının davaya katılmasının hukuken mümkün olmayıp baba katılan sıfatını da alamayacağından, müşteki …’in davaya katılma şartlarını taşımaması nedeniyle mahkemece verilen katılma kararının hukuki dayanaktan yoksun olduğu anlaşıldığından…

Yargıtay 4. CD, 2017/18692 E. - 2017/26604 K.,  T: 30.11.2017 Uzlaşma, şikayet hakkı ve davaya katılma hakkı gibi kişiye sıkı sıkıya bağlı haklardandır. Bu haklar sadece suçtan zarar gören kişi tarafından kullanılabilir. Bu hakların, mal varlığına ilişkin haklardan olmaması nedeniyle mirasçılara geçmesi ya da başkasına devredilmesi mümkün değildir. Kanun koyucunun, suçtan zarar gören kişi dışındakiler tarafından bu hakların kullanılabileceğini düzenlediği durumlarda, bu hakların kanunda belirtilen kişilere geçmesi mümkün olacaktır. Örneğin kişiye sıkı sıkıya bağlı haklardan olan şikayet hakkı ile ilgili olarak hakaret suçu yönünden, TCK’nın 131. maddesinin ikinci fıkrasında mağdurun, şikayet etmeden önce ölmesi halinde ölenin ikinci dereceye kadar üstsoy ve altsoyu, eş veya kardeşleri tarafından şikayette bulunulabileceği, yine kişiye sıkı sıkıya bağlı haklardan olan katılma hakkı ile ilgili olarak da CMK’nın 243. maddesinde katılan ölürse katılmanın hükümsüz kalacağı ancak mirasçılarının, katılanın haklarını takip etmek üzere davaya katılabilecekleri belirtilmiştir. Uzlaşma hakkı da ancak kanuni düzenleme olması halinde mirasçılara geçebilecektir.

 

[1]     CMK.m.237/1

[2]     CMK. M. 243/1

[3]     CMK.m.243

[4]     TCK.m.131

KAYNAK : Eyüp Kara, Aslan, Ahmet, Ceza Avukatı ve Savunma, 4. Baskı, Adalet Yayınevi, 2024

                UYAP

Diğer Makaleler